Self-Portrait in a Club Bathroom Mirror with Angel Wings (Melek Kanatlarıyla Kulüp Banyosu Aynasında Otoportre), 2025

Self-Portrait in a Club Bathroom Mirror with Angel Wings (Melek Kanatlarıyla Kulüp Banyosu Aynasında Otoportre), 2025

Albüm Reuben Brown

Resim 1/1

"Yazılımlı bir yapay zekâ sistemi kullanılarak, bir gece kulübü banyosu aynasında çekilmiş bir selfie sürekli sinüs dalgalarına dönüştürülür; genlik ve frekansı değişen yumuşak, periyodik salınımlar hâline gelir. Sinüs dalgalarının yapısı daha sonra kesintisiz bir ses parçası üretmek için kullanılır; bu ses, hack’lenmiş bir 2D plotter için görsel olmayan bir referans görevi görür. 2D plotter, 0.38 mm uçlu bir kalemle görüntüyü kâğıda çizer; kol mekanizmasının 2D ekseni boyunca hareketiyle orijinal görüntüyü mekanik olarak yeniden oluşturur.”

Bu çalışma, benlik algısı ve dış bakış teorilerine yanıt verir; otoportreyi hem psikolojik bir hâl hem de dijital bir simülakr olarak konumlandırır. Foucault’nun gözetim altında kimlik oluşumu üzerine düşüncelerinden yola çıkar; bakışın içselleştirilmesinin bireylerin kendilerini nasıl sunduklarını ve algıladıklarını şekillendirdiğini ortaya koyar. Kulüp banyosu aynası, görülme farkındalığıyla yüklü hem içe bakışın hem de performansın alanı hâline gelir. Selfie’nin veriye dönüştürülmesi ve ardından makine süreçleriyle yeniden üretilmesi, çağdaş iktidar sistemlerinin benliği nasıl parçalayarak ölçülebilir ama bütünden kopuk bir hâle getirdiğini yansıtır.

Devam eden araştırma projesi club [construction]’ın bir parçası olarak üretilen bu çalışma, İrlanda’da ve Avrupa genelinde kuir kulüp kültürünün çoğu zaman parçalı biçimde belgelenmesine dair bir etkileşim kurar. Benliğe ait geçici anların veriye ve mekanik iz üretimine dönüştürülmesi yoluyla, unutulma riski taşıyan kırılgan kuir tarihleri korumaya çalışır. Self-Portrait in a Club Bathroom Mirror with Angel Wings (Melek Kanatlarıyla Kulüp Banyosu Aynasında Otoportre) başlığı, Boy with Thorn (M.Ö. 1. yüzyıl) gibi klasik heykel imgelerini, içsel kırılganlık anında duran bir genci, çağrıştırır. Aynı zamanda Wolfgang Tillmans’ın 2004 tarihli Anders pulling splinter from his foot (Ayağından Kıymık Çıkaran Anders) yorumuna da gönderme yaparak, eseri kuir öz-bakış, bedensel jest ve mahrem yansıma geleneğiyle diyaloğa yerleştirir. Bu bağlamda otoportre, artık sabit bir benzerlik değil, geri kazanım ve hatırlama amacıyla kodlanmış işlemsel bir eylemdir."